16 Ocak 2008 Çarşamba

Başbakan bilmiyor

Mine G. Kırıkkanat, Gazete Vatan

Yalakalık, yukarıdaki başlığı “Başbakan yanılıyor...” diye atmayı gerektirirdi. Ama ben yalaka değilim. Yanılmak için, bilgiyi yanlış değerlendirmek gerekir.

Oysa Sayın Erdoğan’ın İspanya’da türbana dair: “Bir siyasi simge olarak takmayı da suç kabul edebilir misiniz? Simgelere yasak getirebilir misiniz? Özgürlükler noktasında dünyanın neresinde böyle bir yasak var?” sorgulaması, “hayır” ve “yoktur” yanıtlarını çağıran kurgusuyla bir yanılgı değil, düpedüz bilgisizliktir.

Ama daha vahimi, siyasal simgelerin yasaklanamayacağı ana fikrini içeren böyle bir teşhis, Başbakan’ın hem “siyasal simge”, hem de tarih bilgisinin eksikliğini göstermektedir.

Başarılı bir politikacı olan Sayın Erdoğan’a “siyasal”ın anlamını öğretmek haddim değil. Ama “simge”nin tanımından başlayabiliriz:

***

Sembol ya da simge, soyut bir kavramın somut temsilidir. Örneğin yürek biçimi, sevgiyi temsil eder vb.
Siyasal sembollere gelince, özelinde Türkiye, genelinde dünya tarihi yasaklı, hatta bazen ölüm cezasıyla yasaklı siyasal simgelerle doludur.

Herkesin anlayacağı ve anımsayacağı bir örnek vermek gerekirse, komünizmin siyasal sembolü orak/çekiç figürünü duvarlara çizmek bile SSCB yıkılana kadar Türkiye’de kaç genç ömrün hapislerde çürümesine neden olan, hem de ağır cezalık “suç” sayılmıştır.
Nazizmin siyasal sembolü Gamalı Haç’ın bir bayrak, bir parti, kamusal ya da özel bir kuruluş alameti farikası üzerinde yer alması, Avrupa’da 1944’ten beri yasaktır. Almanya, 2007 yılının Ocak ayında AB’ye Gamalı Haç’ın sadece kurumsal değil, bireysel yasaklar kapsamına alınmasını önermiş, bu önergeyle neonazilerin duvarlara, yayınlara çizdigi ve gösteri yürüyüşlerinde taktığı kolluklara, afişlere “suç” tanımı, dolayısıyla ceza yaptırımı getirmeye çalışmıştır. Almanya’nın bir siyasal simge yasağını genişletmeye yönelik bu önerisi, halen Avrupalı Sikh’lerin muhalefeti dolayısıyla bir karara bağlanamamıştır. Neden mi? Çünkü Gamalı Haç, aslında 5 bin yıllık Hint Svastika’nın 45 derece eğimlisi olup, başta Sikh’ler pek çok Hintli için Tanrı Kali’nin sembolüdür...

***

Avrupalı Sikh’ler, Gamalı Haç’a yönelik kamusal yasakların bireysel kullanıma yayılmasını şimdilik önlüyor. Ama yazılı olmayan yasaklar da vardır ve onlar çok daha etkilidir bazen: Denemek isteyen, alnına bir Gamalı Haç çizip dışarı çıksın bakiim, okula mı girebilir, belediyeye mi gidebilir, yoksa sokakta rahat dolaşabilir mi Avrupa’da, bir görelim...

Naziler, kuşkusuz Tanrı Kali’yi simgeliyor diye siyasal sembol yapmadılar Gamalı Haç’ı. Bu sembol, Yunanca’da “Samanyolu” anlamına geliyordu ve Nazi Almanyası’nın 45 derece eğik siyah Samanyolu figürü “nasyonal”i çerçeveleyen beyaz halka Ari ırkı, kırmızı halka da “sosyal”i temsil ediyordu.

Acaba Başbakanımız merak etmiş midir, hiç olmazsa tarihin en kanlı siyasal sembolü, Gamalı Haç’a dair bu bilgilere sahip midir?
Siyasal simgeler yasaklanamazmış ha?

***

Sayın Başbakan, hazır İspanya’ya gitmişken Kral Juan Carlos ya da Başbakan Zapatero’ya sağ elini, sıkılmış yumruğu yere bakar biçimde uzatsaydı, olacaklar karşısında çok şaşırırdı. Kuşkusuz yabancı konuk olduğundan tutuklanamaz, hakkında takibat başlatılamazdı. Ama önce derin bir sessizlikle karşılaşır, ardından alelacele terk etmesi gerekirdi konuk olduğu sarayı ve ülkeyi.

Çünkü bizzat İspanyol muhatabı Başbakan Zapatero ve hükümetinin meclisten geçirdiği ve 2008 başında yürürlüğe giren “Tarihsel Bellek” yasasıyla, artık İspanya’da Frankist rejime ait bütün siyasal semboller, yukarıda tarif ettiğim şekliyle Falanjist selam, bayrak, mühür, arma ve motiflerin kullanımı, hatıra plakaları dahil olmak üzere kanunla yasaklı! Ayrıca Frankist rejimi övmek ve Franko başta Frankist rejim ölülerinin ardından, “methiye” yazmak, yayınlamak da yasak!

Başka bir deyişle, Başbakan Erdoğan “Dünyanın neresinde siyasal simge yasağı var?” diye sorduğu zaman, tarihi çok uzun siyasal simge yasaklarına en sonuncu, en taze ve kapsamlısını ekleyen ülkenin toprakları üzerine basıyordu. Ama ne kendisi, ne de kendisinin veciz ifadelerini kaydeden ilgililerden hiçbiri, ne yaşadıkları, ne de gezdikleri ülkelerin tarihlerini biliyorlar ki, “Tam üstüne bastın Sayın Başbakanım, burada var!” diyebilsin...
Bu konu daha çok su kaldırır, devamı cumaya.

 

GAZETEVATAN.COM

Hiç yorum yok: